9789757449416
967175
https://www.ikrakitap.com/baharatlar-ve-gunluk-gidalardan-sifa-receteleri-saglikli-bir-hayat-icin
Baharatlar ve Günlük Gıdalardan Şifa Reçeteleri; Sağlıklı Bir Hayat İçin
19.90
Baharatlar vitaminler açısından beslenmede önemli kaynaklardır. Özellikle taze tüketilen yaprak baharatlar C vitaminince zengindir. Diğer baharatlarda bazı vitaminler değişik miktarlarda bulunurlar. Frenk kimyonu ve haşhaşta nikotinik asit, tarçında biyotin, kişnişte riboflavin, çemen otunda nikotinik asit ve niasin, soğan ve sarımsakta ve allium familyasının diğer cinslerinde C vitamini, tiamin ve pantotenik asit, maydanozda C vitamini, tiamin, riboflavin, nikotinik asit ve B-karoten, safranda B1 B2 vitaminleri fesleğen ve mercan köşkte A ve C vitaminleri örnek gösterilir.
Baharatlar mineraller bakımından da zengindirler. Fesleğen, dere otu, mercan köşk, sater ve kekik gibi yaprak baharatlar kalsiyumca zengindirler. Meyve ve tohumlarıda oldukça yüksek kalsiyum ihtiva ederler. Kekik, maydanoz, mercan köşk ve kimyon yüksek miktarlarda demir ihtiva eder. Yaprak baharatlarda yüksek miktarda demir bulunur. Ayrıca yaprak baharatlarda magnezyum ve potasyum miktarları yüksektir. Çinko en fazla susam ve haşhaşta bulunur. Hardal, haşhaş ve susam gibi tohum baharatlar fosfor bakımından zengindir. Sodyum en fazla maydanozda bulunur. Karanfil, dereotu yaprağı, kimyon kereviz ve safranda nisbeten fazla sodyum ihtiva eder.
Baharatların ortak özelliği iştah açıcı, midevi ve uyarıcı olmalarıdır. Bu arada gaz ve idrar söktürücü etkilerini de ilave etmek mümkündür.
Ayrıca baharatların bağırsak florasını olumlu etkilediği daha hızlı çalıştırarak kabızlığı ve kolon kanseri ihtimalini azalttığı bildirilmiştir.
Baharatların fizyolojik tedavi edici etkileri çoğunlukla uçucu yağ, glikozit, alkoloit, tanen ve benzeri bileşiklerden kaynaklanmaktadır.
Yakıcı bileşikler ihtiva eden baharatlar uyarıcı ve tahriş edici etkileri dolayısıyla sindirim sistemi hassas rahatsız kimselere tavsiye edilmez. Ülser, basur, sistit, albümin, mesane rahatsızlığı, varis, karaciğer rahatsızlığı ve sinir hastaları bu tip baharatları dikkatli ve az miktarda kullanmalıdır.
Hemen hemen bütün baharatlar antioksidan (küflenmeyi önleyici) etkilidirler. En kuvvetli atioksidan etki ise yapılan her araştırmada doğrulandığı gibi biberiye ile elde edilmektedir. Daha sonra adaçayı, mercan köşk, kekik, yenibahar, karanfil ve küçük hindistan cevizi gelmektedir.
Baharatlar aynı zamanda antimikrobiyal etkiyede sahiptirler baharat tüketiminin bağırsaklarda bakteriyel değişimi sağlayabileceği ve bunun kanser riskini azaltabileceği öne sürülmüştür.
Kullanacağımız baharatların yüzde yüz saf olmasına dikkat etmemiz lazımdır. Bu sebeple ya kendimiz ham halde alıp toz haline getirmeliyiz yada itimad edebileceğimiz yerlerden almaya dikkat etmeliyiz.
Piyasada ambalajlanmış baharatların çoğu saf halde değildir. Mutlaka katkı maddesi katılmış vaziyettedir. Bu sebeble ambalaşlanmış baharat almamaya dikkat edilmelidir.
Baharatlar vasfına göre kaynatma, haşlama, toz halinde ve macun şeklinde kullanılır.
Baharatlar vitaminler açısından beslenmede önemli kaynaklardır. Özellikle taze tüketilen yaprak baharatlar C vitaminince zengindir. Diğer baharatlarda bazı vitaminler değişik miktarlarda bulunurlar. Frenk kimyonu ve haşhaşta nikotinik asit, tarçında biyotin, kişnişte riboflavin, çemen otunda nikotinik asit ve niasin, soğan ve sarımsakta ve allium familyasının diğer cinslerinde C vitamini, tiamin ve pantotenik asit, maydanozda C vitamini, tiamin, riboflavin, nikotinik asit ve B-karoten, safranda B1 B2 vitaminleri fesleğen ve mercan köşkte A ve C vitaminleri örnek gösterilir.
Baharatlar mineraller bakımından da zengindirler. Fesleğen, dere otu, mercan köşk, sater ve kekik gibi yaprak baharatlar kalsiyumca zengindirler. Meyve ve tohumlarıda oldukça yüksek kalsiyum ihtiva ederler. Kekik, maydanoz, mercan köşk ve kimyon yüksek miktarlarda demir ihtiva eder. Yaprak baharatlarda yüksek miktarda demir bulunur. Ayrıca yaprak baharatlarda magnezyum ve potasyum miktarları yüksektir. Çinko en fazla susam ve haşhaşta bulunur. Hardal, haşhaş ve susam gibi tohum baharatlar fosfor bakımından zengindir. Sodyum en fazla maydanozda bulunur. Karanfil, dereotu yaprağı, kimyon kereviz ve safranda nisbeten fazla sodyum ihtiva eder.
Baharatların ortak özelliği iştah açıcı, midevi ve uyarıcı olmalarıdır. Bu arada gaz ve idrar söktürücü etkilerini de ilave etmek mümkündür.
Ayrıca baharatların bağırsak florasını olumlu etkilediği daha hızlı çalıştırarak kabızlığı ve kolon kanseri ihtimalini azalttığı bildirilmiştir.
Baharatların fizyolojik tedavi edici etkileri çoğunlukla uçucu yağ, glikozit, alkoloit, tanen ve benzeri bileşiklerden kaynaklanmaktadır.
Yakıcı bileşikler ihtiva eden baharatlar uyarıcı ve tahriş edici etkileri dolayısıyla sindirim sistemi hassas rahatsız kimselere tavsiye edilmez. Ülser, basur, sistit, albümin, mesane rahatsızlığı, varis, karaciğer rahatsızlığı ve sinir hastaları bu tip baharatları dikkatli ve az miktarda kullanmalıdır.
Hemen hemen bütün baharatlar antioksidan (küflenmeyi önleyici) etkilidirler. En kuvvetli atioksidan etki ise yapılan her araştırmada doğrulandığı gibi biberiye ile elde edilmektedir. Daha sonra adaçayı, mercan köşk, kekik, yenibahar, karanfil ve küçük hindistan cevizi gelmektedir.
Baharatlar aynı zamanda antimikrobiyal etkiyede sahiptirler baharat tüketiminin bağırsaklarda bakteriyel değişimi sağlayabileceği ve bunun kanser riskini azaltabileceği öne sürülmüştür.
Kullanacağımız baharatların yüzde yüz saf olmasına dikkat etmemiz lazımdır. Bu sebeple ya kendimiz ham halde alıp toz haline getirmeliyiz yada itimad edebileceğimiz yerlerden almaya dikkat etmeliyiz.
Piyasada ambalajlanmış baharatların çoğu saf halde değildir. Mutlaka katkı maddesi katılmış vaziyettedir. Bu sebeble ambalaşlanmış baharat almamaya dikkat edilmelidir.
Baharatlar vasfına göre kaynatma, haşlama, toz halinde ve macun şeklinde kullanılır.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.