Rasulullah’a (s.a.v) Salavat Yağcılık mı? Alt Başlık: Salâvât’ı ‘Yağcılık’la Niteleyen;Hasta bir Mantığa Reddiye

Stok Kodu:
9786057470645
Boyut:
215-135-
Sayfa Sayısı:
206
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2022-03-09
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
Kitap Kağıdı
Dili:
Türkçe
Kategori:
%50 indirimli
150,00 TL
75,00 TL
Bu üründen 3 adet satın alınmıştır.
Temin süresi 3 gündür.
9786057470645
937893
Rasulullah’a (s.a.v) Salavat Yağcılık mı? Alt Başlık: Salâvât’ı ‘Yağcılık’la Niteleyen;Hasta bir Mantığa Reddiye
Rasulullah’a (s.a.v) Salavat Yağcılık mı? Alt Başlık: Salâvât’ı ‘Yağcılık’la Niteleyen;Hasta bir Mantığa Reddiye
75.00
M. İslamoğlu Rasulullah'a (sallallahu aleyhi ve sellem) her adı anıldığında, salâvat getirmeye bu tepkiyi neden ortaya koyuyor? Onun maksadı, ihlâsı zedeleyen ve salih amellere riya karıştıranı ıslah etmek ise, bu üslup bu niyete münasip düşmüyor. Eğer, kendisi bunun doğrusunun ne olduğunu kendi ağzından ve zihninin kendisine imlâ ettiğini değil de Rasulullah'ın (sallallahu aleyhi ve sellem) ve ashabının bu konuda söylediklerini; nefislerimizi terbiye ve anlayışımızı tashih için zikretseydi bu, kalplerin ıslahı için daha uygun olurdu. M. İslamoğlu'nun Müslümanların içinde bulundukları bunca ağır sorunlara rağmen, neden cedel meydanında bu gibi mes'elerle zihinleri bulandırıyor? M. İslamoğlu, neden daha ağır başlı ve ümmeti şüphelere düşürmeyecek olandan ve Allah'ın kitabı ve Rasulü'nün (sallallahu aleyhi ve sellem) Sünneti üzere olan "birliğimizden" söz etmiyor? Adeta Kur'an;'a dair her şeyin makâsıdını bilenler, Rasulullah'ın (sallallahu aleyhi ve sellem) sözlerine gelince, nasıl oluyor da onun makasıdını bilememiş oluyorlar?
M. İslamoğlu Rasulullah'a (sallallahu aleyhi ve sellem) her adı anıldığında, salâvat getirmeye bu tepkiyi neden ortaya koyuyor? Onun maksadı, ihlâsı zedeleyen ve salih amellere riya karıştıranı ıslah etmek ise, bu üslup bu niyete münasip düşmüyor. Eğer, kendisi bunun doğrusunun ne olduğunu kendi ağzından ve zihninin kendisine imlâ ettiğini değil de Rasulullah'ın (sallallahu aleyhi ve sellem) ve ashabının bu konuda söylediklerini; nefislerimizi terbiye ve anlayışımızı tashih için zikretseydi bu, kalplerin ıslahı için daha uygun olurdu. M. İslamoğlu'nun Müslümanların içinde bulundukları bunca ağır sorunlara rağmen, neden cedel meydanında bu gibi mes'elerle zihinleri bulandırıyor? M. İslamoğlu, neden daha ağır başlı ve ümmeti şüphelere düşürmeyecek olandan ve Allah'ın kitabı ve Rasulü'nün (sallallahu aleyhi ve sellem) Sünneti üzere olan "birliğimizden" söz etmiyor? Adeta Kur'an;'a dair her şeyin makâsıdını bilenler, Rasulullah'ın (sallallahu aleyhi ve sellem) sözlerine gelince, nasıl oluyor da onun makasıdını bilememiş oluyorlar?
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat
Ürün Sepete Eklendi