Sen Yola Düşende

Umudu olanlara bir istasyon hayal edip bu hayali pratize ederek okuyucularına güvenli bir liman kuran değerli dostum ve kardeşim Mehmet Kızılay, Umut İstasyonundan sonra ikinci kitabı Sen Yola Düşende ile okuyucularıyla buluşuyor. Uzun ve titiz bir çalışmanın ürünü olan Sen Yola Düşünce sarf edilen edebi cümlelerden öte bir anlama sahiptir. İslami ödev ve sorumluluklarımızı da bizlere her satırında hatırlatan bu kitabı zevkle okuyacağınızı ümit ediyorum. Bazen, insanı düşünceye ve eyleme sevk edecek sebeplere ihtiyaç duyulur. Bazen tanımadığımız bir insanın söyleyeceği bir cümle, bazen bir ezgi, bazen de bir kitaptır bu sebep. Bazı kitaplar insanın hayata bakış açısını değiştirir, bazı kitaplar hayatın kendisini değiştirir. Sen Yola Düşende önce hayata bakış açımızı değiştirecek sonra da hayatımızı değiştirecek bir kitap. Sen Yola Düşende bu kitabı okuyan her bir okuyucuya tek tek hitap eden bir üslup ile hitap ediyor. Gönül dili ile yazılan kelimeler gönüllerde yankı bulur. İçinde aşk ve umut olan her eser güzeldir. Aşka ve umuda dair cümlelerin sıra selviler gibi dizildiği bu eser güzelliğini cümle aralarında peçesini kaldırarak gösteriyor. Bütün güzelliğe şahit olmak için bütün cümlelerini gönül gözümüz ile okumamız gerekiyor. Hayat devam ediyor. Sen Yola Düşende kitabı vesilesi ile bütün sıkıntılarıyla beraber devam eden hayata güvenli limanlar oluşturan kalem erbabına teşekkürü bir borç biliyorum. Söz ola kese savaşı söz ola kestire başı der atalarımız. Sözü olması gerektiği şekilde sarf etmenin adıdır edebiyat. Hayata anlam katmayan bir ruh hali ile sarf edilen sözlerin gerek gönül deryamızda gerekse sosyal yaşantımızda oluşturduğu yıkımı her birimiz biliriz. Bu bağlamda düşündüğümüzde sözü hikmet ile sarf eden dostlarımızın anlam dünyamıza nasıl katkılar sağladıklarını görürüz. Çorak arazilerimizin abad olması için bu çabaların edebiyatın has bahçesiyle desteklenerek devam etmesini arzuluyorum. Mehmet Kızılay ilk kitabı Umut İstasyonunda yolun yolcularına dinlenecekleri ve gidecekleri yere ulaşacakları bir istasyon inşa etmişti. İkinci kitabında ise bu istasyona gelip bekleyen ve yola revan olacak yolculara edebiyatın düşünceyle harmanlandığı bir atmosferle farklı bir tat sunuyor. Mehmet Kızılayı kutluyor, Allahın gülleri yakanızdan eksik olmasın duası ile siz değerli okuyucularımızı kitapla baş başa bırakıyorum Umudu olanlara bir istasyon hayal edip bu hayali pratize ederek okuyucularına güvenli bir liman kuran değerli dostum ve kardeşim Mehmet Kızılay, Umut İstasyonundan sonra ikinci kitabı Sen Yola Düşende ile okuyucularıyla buluşuyor. Uzun ve titiz bir çalışmanın ürünü olan Sen Yola Düşünce sarf edilen edebi cümlelerden öte bir anlama sahiptir. İslami ödev ve sorumluluklarımızı da bizlere her satırında hatırlatan bu kitabı zevkle okuyacağınızı ümit ediyorum. Bazen, insanı düşünceye ve eyleme sevk edecek sebeplere ihtiyaç duyulur. Bazen tanımadığımız bir insanın söyleyeceği bir cümle, bazen bir ezgi, bazen de bir kitaptır bu sebep. Bazı kitaplar insanın hayata bakış açısını değiştirir, bazı kitaplar hayatın kendisini değiştirir. Sen Yola Düşende önce hayata bakış açımızı değiştirecek sonra da hayatımızı değiştirecek bir kitap. Sen Yola Düşende bu kitabı okuyan her bir okuyucuya tek tek hitap eden bir üslup ile hitap ediyor. Gönül dili ile yazılan kelimeler gönüllerde yankı bulur. İçinde aşk ve umut olan her eser güzeldir. Aşka ve umuda dair cümlelerin sıra selviler gibi dizildiği bu eser güzelliğini cümle aralarında peçesini kaldırarak gösteriyor. Bütün güzelliğe şahit olmak için bütün cümlelerini gönül gözümüz ile okumamız gerekiyor. Hayat devam ediyor. Sen Yola Düşende kitabı vesilesi ile bütün sıkıntılarıyla beraber devam eden hayata güvenli limanlar oluşturan kalem erbabına teşekkürü bir borç biliyorum. Söz ola kese savaşı söz ola kestire başı der atalarımız. Sözü olması gerektiği şekilde sarf etmenin adıdır edebiyat. Hayata anlam katmayan bir ruh hali ile sarf edilen sözlerin gerek gönül deryamızda gerekse sosyal yaşantımızda oluşturduğu yıkımı her birimiz biliriz. Bu bağlamda düşündüğümüzde sözü hikmet ile sarf eden dostlarımızın anlam dünyamıza nasıl katkılar sağladıklarını görürüz. Çorak arazilerimizin abad olması için bu çabaların edebiyatın has bahçesiyle desteklenerek devam etmesini arzuluyorum. Mehmet Kızılay ilk kitabı Umut İstasyonunda yolun yolcularına dinlenecekleri ve gidecekleri yere ulaşacakları bir istasyon inşa etmişti. İkinci kitabında ise bu istasyona gelip bekleyen ve yola revan olacak yolculara edebiyatın düşünceyle harmanlandığı bir atmosferle farklı bir tat sunuyor. Mehmet Kızılayı kutluyor, Allahın gülleri yakanızdan eksik olmasın duası ile siz değerli okuyucularımızı kitapla baş başa bırakıyorum Saygılarımla Mehmet Hanifi Tosun