9786258094831
967660
https://www.ikrakitap.com/yasamak-2
Yaşamak
107.28
Bir kelime şiire girdiyse değişir çünkü yeniden inşa edilir. Yaşamak da Cahit Zarifoğlu'nun yeniden
tanımladığı bir kelime. Zira o, tüm bilinmezliği ve sıradanlığı, huzuru ve kaygısı, aydınlığı ve esrarı,
korkusu ve yakarışı ile yeryüzündeki yolculuğunu sürdürmüş; her adımında kendisi olarak ve ânı
kendisinin kılarak apayrı bir yaşamak inşa etmiştir.
Sisin örttüğü demiryolunda ağır aksak yola çıkan tren, şairin çocukluk hatıralarının başkenti Silvan'a
doğru ilerlerken Yeni Camii'nin avlusu, sessizliği kolundan tutup çeker yeryüzüne. Koca medeniyetin
içinde kendine yurt arayan ruhlar, yalnızlıktan yontulan büyük anlara acziyetle bir kez daha eğilir.
Yaşamak'ta günlerin kendisinden ziyade ne barındırdığı; beyaz sayfalardaki bir avuç harfin, ölümü bilen
dağlar gibi gülümsediği, ışığın parçaladığı karanlığı geri verdiği apaçık görülür.
Farkına varmadan “Bütün bunların, hatırasız haftaların, kalbimi fark etmelerinden korkmamın sebebi
var.” diyordum. Şimdi bir şeysin benim için... Varsın. Fakat bocalıyordum. Gizlice düşündüğüm, fark
edilmesinden korktuğum hakikat sen miydin, yoksa ben, hatırasızlığı, boşluğu, en ucuz şekilde, sırtımdan
korkakça, hiçbir teşebbüste bulunmadan birdenbire atmak için yine hayal mi kuruyordum. Dedim ya işte,
bocalıyorum. Yeniden yaşamaya başlamak kolay mı?
Bir kelime şiire girdiyse değişir çünkü yeniden inşa edilir. Yaşamak da Cahit Zarifoğlu'nun yeniden
tanımladığı bir kelime. Zira o, tüm bilinmezliği ve sıradanlığı, huzuru ve kaygısı, aydınlığı ve esrarı,
korkusu ve yakarışı ile yeryüzündeki yolculuğunu sürdürmüş; her adımında kendisi olarak ve ânı
kendisinin kılarak apayrı bir yaşamak inşa etmiştir.
Sisin örttüğü demiryolunda ağır aksak yola çıkan tren, şairin çocukluk hatıralarının başkenti Silvan'a
doğru ilerlerken Yeni Camii'nin avlusu, sessizliği kolundan tutup çeker yeryüzüne. Koca medeniyetin
içinde kendine yurt arayan ruhlar, yalnızlıktan yontulan büyük anlara acziyetle bir kez daha eğilir.
Yaşamak'ta günlerin kendisinden ziyade ne barındırdığı; beyaz sayfalardaki bir avuç harfin, ölümü bilen
dağlar gibi gülümsediği, ışığın parçaladığı karanlığı geri verdiği apaçık görülür.
Farkına varmadan “Bütün bunların, hatırasız haftaların, kalbimi fark etmelerinden korkmamın sebebi
var.” diyordum. Şimdi bir şeysin benim için... Varsın. Fakat bocalıyordum. Gizlice düşündüğüm, fark
edilmesinden korktuğum hakikat sen miydin, yoksa ben, hatırasızlığı, boşluğu, en ucuz şekilde, sırtımdan
korkakça, hiçbir teşebbüste bulunmadan birdenbire atmak için yine hayal mi kuruyordum. Dedim ya işte,
bocalıyorum. Yeniden yaşamaya başlamak kolay mı?
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.